26 yıl boyunca regl olmadığını söyleyen kadının açıklamaları tüm bildiklerimizi unutturdu. Doktor kontrollerine rağmen regl olmadığını ve bebek sahibi olmak istediğini belirten kadının hikayesine gelin birlikte bakalım…
Sağlıklı her kadın, vücudu belli bir olgunluğa geldikten sonra her ay regl olmaya başlıyor.
Her bireyde bu süreç farklılık gösterse de Katie Young’ın anlattıkları daha önce hiç duymadığımız şekilde.
Amerika’da dünyaya gelen 26 yaşındaki Katie Youn, TikTok hesabından yaptığı paylaşımda 26 yaşında olmasına rağmen hiç regl olmadığını açıkladı.
Katie videoda regl olmamanın faydaları olduğunu ve çoğu zaman bunun kendisini rahatsız etmediğini itiraf etti.
Ergenlik döneminde yoğun antremanlar yapan ve bu dönemde yeme bozukluğu olduğunu söyleyen Katie, bu iki faktörün regl görmemesine sebep olabileceğini belirtti.
Şu an 26 yaşında olan ve bir aile kurmak isteyen Katie, durumunun kontrolden çıktığını düşünüyor. Doğum kontrol ilacını bırakan Katie, yaşadığı sorunun sebebini öğrenmek istiyor.
Yorumlarda birçok kişi kendi deneyimlerini paylaştı ve birçoğu kendilerine kadın üreme sistemini etkileyen nadir bir doğumsal bozukluk olan Mayer-Rokitansky-Küster-Hauser (MRKH) Sendromu teşhisi konulduğunu açıkladı. Ancak Katie başka bir videoda, tekrar ultrason yaptırdığını ve bu özel durumun artık ekarte edildiğini açıkladı.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, ‘Dünya Kalp Günü’ dolayısıyla sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu. Kalp damar hastalıklarının ülkemizde ölümlerin birinci nedeni olduğunu ifade eden Bakan Koca, risk faktörlerinin kontrol altına alınmasıyla, kalp hastalığı ve inmeye bağlı erken ölümlerin yüzde 80’lere varan oranda önlenebileceğinin altını çizdi.
Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Hayati Deniz, kalp çarpıntılarının bazen ciddi sağlık sorunlarının işareti olabileceğini ifade ederek uyarılarda bulundu.
Fiziksel muayenede elle hissedilen nodüllerin çok düşük oranının kanser içerdiğini söyleyen Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Kanan Ismayılzada, “Bu durumlarda belirleyici olan tiroid bezindeki nodülün varlığı değil, nodülün ultrasonografik özellikleridir” dedi.